Share This Article
Türkiye’nin kuşkusuz en sevilen yatırım araçlarının en başında “Altın” gelmekte. Neredeyse her dönem yatırımcısını sevindiren Altın, Türk halkının vazgeçilmez yatırım aracı olarak kalmaya devam ediyor. Altın fiyatlarının son dönemlerde bu kadar değerlenmesine rağmen Altın yatırımına devam edilmeli mi? veya bir başka değişle Altın almak uzun vadede mantıklı mı bu sorunun cevabını arayalım.
Değerli madenlerin arasında yüzyıllardır insanoğlunu cazibesi altında bırakan Altın, geçmiş kültürlerde önemli roller oynadı. Aslında Altın’ın değeri kendi özelliklerinde saklı. Altın moleküler yapısı itibariyle çok sıra dışı bir maden olmakla birlikte, kendinden başka hiç bir metale yapışmamaktadır. Altın kullanılıp atılan bir şey değildir ve sürekli bir döngü içermektedir. Örneğin parmağınızdaki bir Altın yüzük belki de Firavunların kullandığı bir Altın eşyadan dahi geliyor olabilir.
Günümüzde dünya üzerinde şu ana dek 160bin Altın’a ulaşılabildi. Fizikçiler Altın’ın dünya dışında uzayda oluştuğunu keşfetti. Dünya oluşmadan 5 milyar yıl önce ölen bir yıldızda Altın ve Nova atomlarının oluşması patlama basıncının etkisiyle evrenin dört bir yanına Altın partiküllerinin dağılmasına sebep oldu. Güneş sistemi ile dünyanın oluşumunda yer alan bu partiküller kayaların arasında sıkışıp kalmıştır. Altın madencileri ise özellikle son iki yüz yıldır bu kaynakları çıkarma peşindedir.
Madencileri bir kenara bırakırsak, günümüz koşullarında sıradan bir vatandaşın Altın’a sahip olması fiziki olarak kuyumculardan, finansal varlık olarak ise bir yandan açılacak Altın Hesabı veya aracı kurumlar vesilesi ile Altın piyasasına bağlanmak ile sağlanacaktır. Altın’a olan en çok talep finansal sistemlerin çöktüğü dönemlerde ve merkez bankaların çok fazla kağıt para bastığı dönemlerde gerçekleşmektedir. Piyasada dolaşan fazla para karşılığı enflasyon yaratacağından dolayı, Altın fiyatları enflasyondan korunmak için en iyi yatırım aracı olarak görülmektedir. Özetle kağıt paraya güvenin olmadığı yerde Altın her zaman tercih edilen bir yatırım ürünü olarak tarih boyu süregelmiştir.
Küresel ekonomilerin geneline bakıldığı zaman, dönem dönem ekonomik krizlerle sürekli mücadele eden devletleri, her dönem görmek mümkündür. Gelişen teknoloji ve iç içe giren ekonomik ve finansal sistemin sonucunda Avrupa, Asya veya Amerika kıtasında çıkabilecek bir ekonomik kriz, global bir finansal kriz boyutuna dönüşebilmekte. Yarının ne olacağını bilmediğimiz bu finansal sistemde birikimlerimizin en azından bir bölümünü Altın’da uzun vadeli olarak tutmakta her zaman fayda vardır. Eskiden süre gelen alışkanlıklar neticesinde Altın’ı fiziki olarak Çeyrek, Yarım, Tam veya Cumhuriyet Altını’nı yastık altında tutulabilir ancak günümüz koşullarında Altın’ı elektronik ortamda finansal yatırım aracı olarak çok daha hızlı ve rahat şekilde de sahip olabilirsiniz..
Sermaye piyasalarında Atın yatırımı yapmak için farklı alternatiflere sahipsiniz. Altın’ı fiziki olarak taşımaya gerek kalmadan herhangi bir bankadan Altın hesabı açabilirsiniz. Bunun yanı sıra aracı kurumlardan hesap açarak farklı piyasalarda işlem gören Altın’a ulaşabilirsiniz. Örneğin Fon pazarlarında Altın Fonlarına yatırım yapabilir, Vadeli İşlem ve Opsiyon piyasasında vadeli Altın kontratlarını alıp satabilir veya alternatif piyasalarda Kaldıraçlı Türev Ürün pazarlarında Altın fiyatlarının yükseliş ve düşüşlerinden değer kazancı elde edebilirsiniz. Seçenek bol ancak uzun vadede Altın fiyatlarının seyrine baktığımızda dünyada enflasyon olduğu müddetçe, kaynağı git gide azalan Altın için yükseliş beklentileri sürekli gündemde olacaktır.