Döviz piyasalarında ister yatırımcı olun ister fiyatları izleyen tarafta olun, Türk halkının genellikle gün içerisinde en çok sorduğu soruların başında dolar ne olur? sorusu gelir. Dolar artarsa hane halkı üzerindeki etkisi ne olur? Dolar artışı bizi ve ekonomimizi nasıl, hangi şekilde etkilemektedir? Bunların tek tek incelemeye başlayalım.
ÜCRETSİZ DEMO YATIRIM HESABI
100.000$ Sanal Bakiye ile Gerçek Piyasa Koşullarında Yatırıma Başlayın
Ülke parası TL’nin Dolar veya Euro gibi güçlü kıta ülkelerinin para birimlerine karşı kuvvetli bir biçimde değer yitirdiği durumlarda sektör farketmeksizin hane halkı alım gücünün tümden düşmesine net bir şekilde yol açmaktadır. Bu net sonucun en belirgin özelliği ise Türkiye’de hemen hemen günlük yaşantımızın her alanında kullandığımız ürünlerin çoğunun ithal olmasından kaynaklanmaktadır. Dövize endeksli olan otomobilden, elektronik ev eşyalarına, enerjide petrol, doğal gaz tüketiminden konut, tekstil gibi ara ürün ham maddelerine hatta tükettiğimiz bazı gıda besinlerinden meyve ve sebzeye kadar pek çok farklı sektörde yüz binlerce ürün ithal edilerek tüketilmektedir. Doların artışı bu ürünlerin daha pahalı bir şekilde önümüze sunulmasına sebebiyet verecektir. Bu durum tabi ki kısa sürede enflasyon üzerinde etkisini göstermekle birlikte faizlerin artmasına, kredilerde ki büyüme hızlarının azalmasına, tüketim veya yatırım mallarına olan talebin azalmasına, yatırım kararlarının ertelenmesine ve beklentilerin bozularak büyümenin yavaşlamasına neden olmaktadır. Bunun sonucunda ise zincirin son halkası olan istihdama ve ücretlere negatif yansıması ile bireylerin fakirleşmesine sebebiyet vermektedir. Yani tümden ekonominin bozulmasına işaret edecek olumsuz bir etki yaratabilmektedir. 2018 dolar kuru tahmini yazısını inceleyebilirsiniz.
Dolar Artışının Etkileri
Dolar fiyatının TL karşısında değer kazancı on yıllardır Türkiye’nin kronikleşmiş ekonomik sorunların başında gelmektedir. Dolarizasyon ülkesi olan Türkiye için, Dolar artışı, halkının son derece yakından takip ettiği ve hayatın her alanında derinden hissettiği önemli bir ekonomik gelişmedir. Dolar artışından doğan pozitif ve negatif direkt etkileri iki gruba ayırarak inceleyebiliriz.
Bireysel kişiler ve kurumsal şirketler açısından baktığımızda;
Bireysel Kişiler, amerikan dolarının artmasıyla birlikte eğer bankada dolar mevduatı veya yastık altında dolar birikimi varsa ve kazancı dolar ise ve dolar borcu yoksa, bu artıştan karlı çıkarlar. Dolar artışında zararlı çıkacak olanlar ise TL kazancı olanlar, dolar borcu olanlar, dolarla kredi kullananlar, artış öncesi dolarını bozup TL’ye geçenler, dolarla ödeme yapanlar gibi daha bir çok örneği sıralayabiliriz. Kurumsal şirketler açısından bakıldığında ise kazancı TL olup ama tersi tarafta dolar kredisi kullanan şirketler ve ham maddesini dolar ile temin edenler zararda ancak gelirleri döviz, ödemeleri TL ile olanlar ise karlı olacaklardır.
Dolar Artışının Türkiye Ekonomisi Üzerindeki Etkileri
Dolar artışının ekonomi üzerine tümden olumsuz etkisinin olduğu görülse de bazı sınırlı olumlu etkilerini de saymadan geçmemek gerekir. Bazı sektörler keskin döviz artışlarından son derece olumsuz etkilenerek dar boğaza girerken, bazı sektörler ise dolar artışından son derece fayda sağlamaktadır. Örneğin yurt içi turizm ve hizmet sektöründeki tüm alt gruplar döviz artışı sebebiyle TL’nin ucuzlamasıyla birlikte büyük avantaj sağlayabilmektedir. TL’nin değerinin Dolar ve Euro’ya karşı düşmesi, Türkiye’yi çok daha ucuz bir ülke haline getireceğinden dolayı, turist akınına uğrayacak turizmcilerde yüzler hep gülecektir. Hizmet sektörünün bir çok alanında ucuz hizmet sayesinde yine yüzlerin güldüğü taraf olacaktır. İhracat yapan tüm kurumsal şirketler ucuz malları ile yurt dışı pazarlarında önemli rekabet avantajına sahip olacaklardır. Artan ihracata karşın düşen ithalat sonucunda dış ticaret açığında azalma yaşanacaktır. Bu durum tabi ki doğal olarak Türkiye gibi cari açığı olan ülkelere son derece pozitif katısı olan bir gelişme olacaktır. Artan dolar ile dış ticaret açığının ve ek olarak turizm gelirleriyle birlikte cari açıktaki kapanma kamu bütçeleri tarafında ciddi düzelmelere sebebiyet verecektir. Yurt içerisindeki daralan ticaret hacmi ile kur baskısı ile oluşacak enflasyon bu sefer talep yetersizliğinden dolayı enflasyonun ateşini düşürecektir. Enflasyonun düşmesi faizlerin yeniden gerilemesine ve kredilerdeki artışlar ile birlikte yeniden ekonomik canlanmaya sebebiyet verecektir. Bu döngü durumu günümüz ekonomilerinde sürekli olarak değişkenlik göstermektedir. Bu noktada önemli olan aşırı uç seviyelerde döviz kurlarında aşırı değerlenme veya aşırı değersizleşme durumunun olmaması, daha sağlıklı bir ekonomik sistemin oluşmasını sağlayacaktır.
1 Amerikan Doları 18.10.2017 tarihinde saat 14:44 itibari ile 3,6732TL civarlarında seyretmektedir.