Share This Article
10 Şubat 2017 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan SPK Tebliği sonrasında Forex Piyasalarına ilişkin yeni düzenlemeler devreye alındı. Yatırım hizmetleri ve faaliyetleri ile yan hizmetlere ilişkin esaslara hakkında yapılan yeni değişiklikler ile forex piyasalarında yeni bir dönem başlamış durumda. Yeni regülasyon yatırımcılara hangi şartlar ile işlem yapmayı getiriyor ve işlem koşullarında ne gibi değişiklikler oluştu gibi soruların cevaplarını dilerseniz detaylı bir şekilde inceleyerek gözden geçirelim.
Türkiye’de Forex Piyasasında Kaldıraç 1’e 10’a Düşürüldü
SPK’nın Forex piyasalarına ilişkin yayınladığı son tebliğde Kaldıraçlı işlemlerde kaldıraç oranı 1’e 10’a düşürülmüş durumda. Bunun anlamı işlem yapmak için yatırılan teminat tutarı karşılığında alınabilecek pozisyon tutarını gösteren oran artık bundan böylelikle 1:10’u geçemeyecek. Dilerseniz bu koşulu hemen bir örnek ile daha anlaşılır bir şekilde anlatalım.
Örneğin USD/TRY paritesinde 1 lot işlem açmak için yatırımcının hesabından $1,000 teminat çekiliyorken, yeni regülasyon ile artık $10,000 teminat çekilecektir. 1 Lot’un büyüklüğü 100,000 birimdir. Yani USDTRY paritesinde 1 lot pozisyon açan yatırımcı 100,000 dolarlık pozisyon büyüklüğü ile işleme girecektir. Bu pozisyon büyüklüğüne sadece 1,000 dolar teminat ile girilmesi 100,000 /1,000 = 100 Kaldıraç ile işlem yapılması anlamına geliyordu. Yeni regülasyon sonrası son durum ise 1 lot ile açılan pozisyon büyüklüğü değişmiyor (100,000 Dolar) ancak teminatın 1,000 dolardan 10,000 dolara yükselmesi 100,000 /10,000 = 10 kaldıraç ile işlem yapılması anlamına gelmektedir.
Forex piyasasını diğer finansal piyasalardan ayrıştıran en önemli özelliklerinden biri yüksek kaldıraç oranı ile küçük yatırımcıların da döviz piyasalarına dahil edilmesiydi. Dünyada ki forex piyasalarında yurt dışındaki ülkelerin çoğunluğunda 1:200, 1:400 hatta 1:500 ve üzeri kaldıraç oranları ile işlem yapmak mümkündür. 2008 Global krizi sonrasında ABD’de türev ürünlere ilişkin bir çok düzenleme yapılmış, CFTC ve NFA düzenleyici otoriterleri tarafından kaldıraç forex piyasası işlemleri için 2010 yılında 1:50 oranına düşürülmüştü. Japonya’da ise bu oran 2011 yılında 1’e 25 seviyesine düşürülmüştü. Ancak Avrupa kıta bölgesinde ki ortalama 1:200 kaldıraç oranları ile Asya-Pasifik bölgesi ve Avustralya’da 1:500 ve üzerindeki kaldıraç oranları ise forex piyasasında işlem yapan yatırımcılar için halen mevcut. SPK, 2011 yılında Türkiye’de forex piyasalarına ilişkin yaptığı ilk düzenlemede kaldıraç oranını 1:100 olarak belirlemişti.
Forex Başlangıç Teminatı 50,000 TL veya Muadili Döviz Tutarına Yükseltildi
Kaldıraçlı işlem gerçekleştirebilmek için başlangıç tutarı olarak asgari 50,000 TL veya muadili döviz tutarı hesaba yatırılması şart koşuldu. Bunun anlamı forex piyasasında ilk kez hesap açıp işlem yapmak için en az 50,00 TL veya karşılığı döviz hesaba fonlanması gerekmekte. Hali hazırda işlem yapan yatırımcıların ise işlemlerine devam edebilmesi için hesaplarındaki bakiyeyi 50,000 TL ve karşılığı döviz miktarına yükselterek ek bir fonlama yapması gerekmektedir. Aksi durumda hali hazırda işlem yapan yatırımcılar yeni pozisyon açamadıkları gibi sadece var olan pozisyonlarını kapatabilmektedir. SPK, 10 Şubat 2017 tarihli tebliğine istinaden yatırımcılara sadece 45 günlük süre tanımıştır.
Forex İşlemi Yapabilmek için Gereken Teminat Şartları
Önceden hesap açmış hali hazırdaki yatırımcıların işlemlerine devam edebilmesi için yatırımcıların hesaplarındaki bakiyelerini 50,000 TL veya karşılığı döviz miktarından az olmayacak bir bakiye ile işlemlerine devam etme şartı koşulmakta. Bunun için süre 45 gün. Bu süre içerisinde bu şartı yerine getirmeyen yatırımcılar sadece açık olan pozisyonlarını kapatabilirler. Ek fonlamasını yapan yatırımcılar ise 1:10 kaldıraç oranı ile işlemlerine devam edebilirler. İşlemlerine devam eden yatırımcıları en fazla zorlayan koşulda kuşkusuz bu olsa gerek. Çünkü her ne kadar kaldıraç oranları bir çok ülkede düşürülmüş olsa dahi; dünyanın hiç bir yerinde minimum fonlama olarak bu derece yüksek bir bakiye istenmemekte. Yine de SPK bakış açısı ile düşen kaldıraç oranı neticesinde, 1 standart lot açmak için bile hesapta en az 10,000 doların olması gerekliliği 50,000 TL ve muadil döviz istenmesi şartını diğer açıdan mecbur kılmakta.
Diğer taraftan ilk kez forex piyasalarında işlem yapmak için hesap açacak yatırımcılar ise ilk fonlamalarını 50,000 TL veya karşılığı döviz miktarı ile gerçekleştirebilirler. Eğer bu fonlamayı yaptıktan sonra işleme başlamadan önce veya başladıktan sonra hesaptan nakit çekmeleri durumunda veya hesabındaki paranın bir kısım fonu başka bir kuruma virman yapması durumu ile hesabındaki bakiyenin 50,000 TL veya muadil döviz tutarının altına düşmesi halinde hesabı pozisyon açılamaz duruma gelecektir. Ancak ilk fonlama yapılıp işlemlere başladıktan sonra zarar edilmesi halinde SPK’nın yeni regülasyonu işlemlere devam edilebilme hakkını vermekte.
Yeni Forex SPK Tebliğinin Yatırımcılara Verdiği Mesajlar
SPK, forex piyasasına ilişkin yeni regülasyonu ile yatırımcılara önemli mesajlar vermektedir. Yüksek kaldıraç sayesinde yatırımcılar az bir teminat ile büyük pozisyonlara ulaşması sayesinde hesaplarını yüksek kârlılık seviyelerine ulaştırabilme imkanına sahiplerdi. Kaldıracın yüksek olması riski arttıran önemli bir faktör olmakla birlikte; yüksek risk-yüksek getiri anlayışının yanı sıra madalyonun öteki yüzünde yüksek risk-yüksek kayıp ihtimalini de unutulmaması gereken bir olgu olduğunu bilmemiz gerekmektedir. Yüksek kaldıracın küçük yatırımcılar için her ne kadar cazibeli bir avantaj olmasının yanı sıra, kaldıracın bilinçsiz bir şekilde kullanılması ise bir o kadar dezavantaj yaratabilecek bir durumdur. Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de kazanç-kayıp oranları dünya ortalaması ile eşdeğerdedir. Ancak bu noktada esas olan küçük yatırımcıların kaldıraçlı işlem yaparken risk yönetimini çok iyi bir şekilde yönetmeyi başarabilmeleridir. Teminat, kaldıraç oranı, pozisyon büyüklüğü gibi denklemleri çok iyi bir şekilde yönetebilen bilinçli yatırımcılar forex işlemlerinden sürekli gelir yaratabilirler. Bu durumda sürekli öğrenmeye açık, finansal entelektüel kapasitesi yüksek ve bilinçli risk yönetimi ile kazanmayı öğrenebilme davranış biçimi, bu piyasalarda var olabilmenin temel şartıdır. Yeni SPK regülasyonu sonrasında daha düşük kaldıraç oranları ile risk yönetimini daha doğru şekilde uygulayabilen yatırımcılar forex piyasasında sürdürülebilir kazanç sağlamaya devam edecektir.